Hayatımızla ilgili karar verip bir seçim yapıyoruz, bu seçim istediğimiz şey olmasına rağmen
içimizde bir huzursuzluk başlıyor. Bazen bu suçluluk sebepsiz yere olay bitse bile bizi yıllarca
kemirmeye devam ediyor. Bazen öfkemiz gözümüzü karatıyor, sevdiklerimizi kırdığımız için üzüldüğümüz anlar yaşıyoruz.
Neden o anda öyle davrandığımızı anlayamıyoruz. Bazen kendimizi asla olmayacağım dediğimiz yerde, kınadığımız anne ve babamızın kopya davranışlarını tekrarlarken bulabiliyoruz.
Peki, ne oluyor? Aslında ben dediğimiz şey tanımadığımız, yönetemediğimiz bir yabancı mı?
İçimizde saklı duran ani bir isyankar mı?
Ya da bizim hatalarımızı yakalamak için bekleyen bir savcı mı?
Gerçekte biz kimiz?
İçimizde kaç kişi var?
Bu soruları anlayabilmek, kendi gerçek duygularımızı ayırt edebilmek ve hayatımızla ilgili net seçim
yapabilmek ve uygulayabilmek için ruhsal aygıt adını verdiğimiz 3 anahtarımızı çok iyi tanıyor
olmamız gerekiyor.
Bilinçaltının ve içindeki programın önemini hepimiz biliyoruz. Bu program yazılırken,
zamana bağlı içimizde aktifleşen parçalar var.
Bu parçalar bizim nasıl hissedeceğimizi, nasıl düşüneceğimizi, nasıl davranacağımızı belirliyorlar. aygıt (İD, ego, süperego) kavramlarını öğrendiğinizde kendinize bakış açınız çok
değişecek. Size ait olduğunu düşündüğünüz öfke, suçluluk, kaygı gibi birçok duygunuzu ve bu
duyguların oluşturduğu davranış şekillerini yeniden gözden geçireceksiniz. Yeni bir kişi
olabilme, kalıplardan kurtulma şansı elde edebilecek, olaylara otomatik tepkiler vermek
yerine daha özgür, özgün ve seçilmiş kararlarla hayatınızı istediğiniz şekilde
yönlendirebileceksiniz. İster iş ister ilişki, ister sosyal anlamda kurduğunuz bağlardaki
insanları tepkilerini, nedenlerini daha iyi anlayabilecek ve iletişimlerinizi daha iyi
yönetebileceksiniz. Bu da size daha özgür ve mutlu bir hayat yaşamanın kapılarını aralayacak. Kimimiz hayatı çılgınca, çok düşünmeden duygularımızın peşine giderek yaşıyoruz, kimimiz ise kurallara çok bağlı, en ufak hatada midemizi kavuran suçluluk duyguları ile. Peki, ya size hiçbirinin tek başına doğru olmadığını ve hangi tarafta olursak olalım her şeyin
değişebileceğini söyleseydim? Bunun için yapmamız gereken içimizdeki ruhsal aygıt denen bir parçayı iyice kavramak!