Merhaba;
Fotoğraf ile ilgilenen hemen herkesin özellikle ilk ilgilenmeye başladıkları dönemde içinde düştükleri bir tuzak var: “En iyi, en pahalı makine"
Eğer en iyi, en pahalı makine en iyi fotoğrafı çekseydi, fotoğrafçılık sadece “parası çok olanların” mesleği ya da hobisi olarak kalırdı.
Oysa şimdi, hemen her kesimden insan, hemen her bütçeden fotoğraf makinası ile çok iyi fotoğraflar üretiyor.
Peki nedir bunun arkasındaki gerçek?
Şunu unutmayalım ki fotoğraf makinası sadece bir araçtır. O aracı kullanan kişinin
entelektüel birikimi,
anlatmak istediği bir hikayesi,
Vermek istediği bir mesajı,
Estetik yaklaşımı ve
Teknik bilgisi yok ise elindeki o çok pahalı araç hiçbir işe yaramaz.
Bu noktada ise kullanacağımız araç olan fotoğraf makinasının sürece ne kattığını veya ne öneminin ne derecede olduğundan bir parça bahsetmek istiyorum.
Elbette iyi bir fotoğraf makinasının, katkısı önemlidir. Onun ne kadar kabiliyetli olduğu, kritik zamanlarda size nasıl destek verdiği önemlidir. Ama unutmayın ki fotoğraf makinası sadece bir araçtır.
Bu aracı ne kadar iyi tanırsanız, ne kadar hakim olursanız, o araç size o kadar faydalı olur. Bir fotoğraf makinası sizin gözünüzün ve elinizin uzantısı olamamışsa, sizin çekim sürecinizin doğal bir parçası olamamışsa çantadaki bir ağırlıktan öte bir şey değildir.
Fujifilm X-T3, bir fotoğrafçının ihtiyaç duyacağı her türlü kolaylıklarla donatılmış bir araç.
Udemy’de yayınladığım “X-T3’te ustalaşamak” kursu, tam 49 dersten oluşan toplamda 5 saat 17 dakika süren, makinayı açma-kapatma gibi en temel aşamadan başlayıp, en karmaşık aşamalara kadar anlatan bir eğitim seti.
İşte bu eğitim seti aracılığıyla, onu çantada ağırlık yaratan bir araç olmaktan çıkarıp, fotoğraf çekme sürecinde, gözünüzün ve elinizin bir uzantısı haline getireceksiniz.
Böylece iyi fotoğraf çekme yolunda, önemli bir yol kat etmiş olacaksınız...